Önce konak, sonra müze sonra dekanlık binası oldu

Bir İtalyan mimar tarafından 1845-1854 yılları arasında inşa edilmiştir. Abdüllatif Suphi Paşa’nın ailesi ile birlikte yaşadığı konak, daha sonra oğlu Hamdullah Suphi Bey tarafından Türk Ocağı binası olarak kullanılmıştır. 1970 yılında İstanbul Üniversitesi tarafından rektörlük binası olarak kullanılmak üzere satın alındı. 1970-1984 arasında üniversiteye rektörlük binası olarak hizmet etti ve mimari değişikliklere uğradı. 1984 yılında İstanbul Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Deontoloji Kürsüsü ’ne devredildi. Şu anda ise İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanlığı olarak kullanılıyor.

Detaylar için lütfen tıklayınız:

ABDÜLLATİF SÜPHİ PAŞA KİMDİR?
Mora’da Trepoliça’da 1818’de Abdurrahman Sami Paşa’nın (1795-1875) oğlu olarak doğan Abdüllatif Suphi Paşa, Mora isyanından sonra babası ile beş yaşında Mısır’a göç etmek mecburiyetinde kaldı. Orada yetişti ve Mısır Valisi, Mehmet Ali Paşa’nın özel kâtipli­ğinde bulundu. Otuz yaşında iken babası Abdurrahman Sami Paşa ile İstanbul’a geldi. 186l’ de babası Maarif Nazırı olduğunda aynı kabinede Evkaf Nazırlığına getirildi. Sonra Maarif Nazırlığı (Milli Eğitim Bakanı), Suriye Valiliği, Maliye Nazırlığı ve Ticaret Nazırlığı yaptı.
NARGİLE ATEŞİYLE KÜL OLMUŞ
Abdüllatif Suphi Paşa, Horhor’daki kendi ismi ile anılan bu konağı, 1854’de bir İtalyan mimara yaptırmıştı. Bunun hikâyesi kısaca şöyledir: Abdüllatif Suphi Paşa Horhor’da, Sadaret Kethüdası Hâdi Efendi’nin 40 odalı ve 20.000 m2 arazi üzerinde, geniş bahçe içindeki köşkünü satın almıştı. Kışın burada, yazın da Küçük Çamlıca Tepesindeki yazlık köşkünde kalırdı. Horhor’daki bu ahşap konağa ek olarak yeni bir konağı, Selamlık olarak yaptırdı. Ahşap Konak şarklı bir misafirin nargilesinden düşen ateşle 1845’te yanınca, ahşap konağın yerine, bu taş konağı, harem dairesi olarak bir İtalyan mimara yaptırdı, inşaatı 1854’te bitti. Hâlen ayakta duran kısım bu bina olup, selamlık kısmı yanmış ve bir zaman ilkokul olarak kullanılan yaverler dairesi harap olmuş, sokak aşın olan ahırlar gibi ortadan kaybolmuştur.ÜÇ MİLLİ EĞİTİM BAKANI YETİŞTİREN BİR AİLE
1950 yılından sonra Türk Ocaklan tekrar açılma imkânı bulunca, o zaman milletvekili olan Hamdullah Suphi Tannöver, Türk Ocaklan Merkezini bu konağın bir köşesinde kurdu. Türk Ocağının Kültür Başkanlığı’na, Prof.Dr.Kâzım İsmail Gürkan getirilmiş olup, bu konakta Türkiye’nin ileri gelen fikir, ilim ve sanat adamları toplanarak Abdüllatif Suphi Paşa’nm zamanındaki geleneği devam ettirirlerdi. Hamdullah Suphi Tanrıöver’in 1966’da vefatından sonra eşi Saide Hanım ile oğlu Demir Tannöver’e ve küçük oğlu rahmetli Özkul’un oğluna miras kalan Abdüllatif Suphi Paşa Konağı, Sami Paşa, Suphi Paşa, Hamdullah Suphi Tannöver gibi üç Milli Eğitim Bakanı yetiştiren bu aileden 1970’ de satın alınarak İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Nâzım Terzioğlu tarafından Rektörlük binası yapılmıştı.
1984 ’ de Rektörlük Beyazıt’taki İstanbul Üniversitesi Merkez Binasına taşınınca Abdüllatif Suphi Paşa konağı da, rahmetli Ord.Prof.Dr. Süheyl Ünver’in 1933’te kurduğu İstanbul Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Deontoloji Kürsüsüne tahsis edildi. Şu anda ise İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanlığı olarak kullanılıyor.

Kaynak:
Prof. Dr. Arslan Terzioğlu, Türk Dünyası, Tarih Kültür Dergisi, “Bizde Müzecilik ile Nümizmatik Biliminin Kurucusu Abdullatif Suphi Paşa ve Onun Tesis Ettiği Abdullatif Suphi Paşa Konağı”

 

http://www.mimdap.org/?p=11616

http://mimdap.org/2008/11/abdullatif-suphi-patha-konadhy/