Osmanlı Tıbbını modernleştirdi ama bir harf yüzünden vefat etti

Tam doğum tarihi bilinmese de 1770-1771 yıllarında İstanbul Ortaköy’de doğduğu kabul edilir. Asıl adı Mehmet Ataullah’ tır. Büyük dedesinin tarakçılık yapması münasebetiyle Farsça da tarak yapıcısı anlamına gelen “şani “sözcüğü aile lakabı olmuş “şanizade” ismi de buradan gelmektedir. Fıkıhçı olan babası Hacı mehmed sadık efendi aynı zamanda Medine kadılığı da yapmıştır. Küçük yaşta Arapça ve Farsça dilleri ile birlikte medrese öğrenimini tamamlayan şanizade Mehmet daha sonra Halıcıoğlu Mühendishanesi ve bugün Süleymaniye külliyesi içerisinde yer alan Süleymaniye tıp medresinde öğrenim gördü.
YAPTIĞI CEVİRİLERLE OSMANLI TIBBINI YENİLEDİ
Mehmet Ataullah mühendishanede okurken osmanlıda tercüme odalarını kuran ve yine Osmanlı’nın önemli şair ve devlet adamlarından olan Ahmet Vefik Paşa’nın dedesi Yahya Naci efendiden İtalyanca ve Fransızca öğrendi. Ayrıca Rumca ve Latince dillerine hakim olduğu bilinmektedir. Başta tıp, astronomi, ressamlık, hattatlık ve saat tamiri gibi alanlara ilgisi olan Şanizade sahip olduğu diller ile Avrupalı birçok eseri tercüme etmiş, özellikle tıp alanında Avrupa tıbbının Osmanlıya gelmesi ve tanınmasında ve Osmanlı tıbbının çağdaşlaşmasında öncü rol oynamıştır yaptığı çeviri eserleri ile batı tıbbını Osmanlı hekimlerine tanıtmayı amaçlamıştır.
OSMANLIDA BASILAN İLK ANATOMİ KİTABINI ÇIKARDI
Çevirileri ile Osmanlı tıbbında bir dönüm noktası olarak nitelendirilen şanizde’nin tıp alanındaki bu eserleri hamse-i şanizade veya kanun-i şanizade olarak adlandırılır ve beş cilt  olan bu eserin basılan  ilk üç cildi Osmanlı’da basılan ilk tıp kitabı olarak bilinmektedir. Hamse-i şanizade nin ilk kitabı olarak bilinen MİRAT-ÜL EBDAN modern anlamda hazırlanan ilk anatomi kitabı olarak bilinmekle birlikte serinin ikinci kitabı olan Usulü-t Tabia Türkiye de basılmış ilk fizyoloji kitabı olarak bilinmektedir.
TARİH ALANINDA DA ESERLER YAZDI
Bunlara ek olarak eczayı konu alan Mizanül Edbviye kitabında ilk defa, kalbi kuvvetlendiren ve idrar söktürücü özelliği ile “yüksük otundan” bahseden Mehmed Ataullah, bu otun etkileri hakkında bugünkü bilgilere yakın bilgiler vermiştir. Tıp alanını yanı sıra tarih alnında da eserleri bulunan Şanizade 1819 yılında II. Mahmut tarafından vakanüvisliğe getirilmiş ve II. Mahmut’un culusünden (1808) 1821 e kadar olan dönemi kapsayan dört ciltlik Tarih-i Şanizade olarak bilinen eseri ortaya koymuştur.

TİRE’YE SÜRGÜL EDİLİYOR

Ayrıca Şanizadenin “Ata” mahlası ile de şiir yazdığı bilinmektedir. O dönem itibarı ile bilim ve kültür alanında çeşitli derslerin verildiği Beşiktaş Cemiyyet-i İlmiye sine üye olan ve burada  fen dersleri veren Şanizade 1826 yılında yeniçeri ocağının kapatılması ve bununla ilişkili olarak Bektaşi tarikatının lağvedilemsi ile Beşiktaş Cemiyyet-i İlmiye sindeki faaliyetlerinden dolayı Tire ye sürgün edildi.
YANLIŞ BİR HARF YÜZÜNDEN RAHATSIZLANARAK HAYATINI KAYBETTİ
Tire’de burada bir süre sürgünde kalan Şanizade II. Mahmut un itlak(af,salıverme,azat etme) içeren fermanı mı getiren kişinin hata ile “itlafına( idamına) ferman getirdim” demesi üzerine rahatsızlanarak yine 1826 yılında vefat edecektir. Kışla civarına defnedilen Mehmet Ataullah Efendi’nin mezarı 1916 yılında mezarlığın kaldırılması ile kaybomuştı. Daha sonra ise tesadüf sonucu bulunan mezar taşı Tire müzesine kaldırılmıştır. Günümüzde Tire de Şanizade’nin adını taşıyan meydan, cadde ve anıt bulunmaktadır.
Fotoğraflar için teşekkürler :
Hüseyin Alınmaz ve  Kerem Eren Bey’lere
Tire Kültür Müdürlüğüne
Tire Müze Müdürlüğüne